Giresun Üniversitesi Türkçe Topluluğu

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Giresun Üniversitesi Türkçe Topluluğu

Türkiye'den erişim engeli nedeniyle yeni adresimiz: turkcetoplulugu.weebly.com

Nar Ağacı
Nazan Bekiroğlu
(%25 İndirimle)
Beyaz Türkler K.
Alev Alatlı
(%25 İndirimle)
turkcetoplulugu.weebly.com Topluluğumuzun yeni adresi
Kendini Açma
B. Çetinkaya

    ESER TANITIMI

    avatar
    0901030021


    Mesaj Sayısı : 1
    Kayıt tarihi : 11/06/10

    ESER TANITIMI Empty ESER TANITIMI

    Mesaj  0901030021 Cuma Haz. 11, 2010 2:14 pm

    Kitabın Adı:üç noktanın söylediği
    Yazarın Adı:Ahmet Turan ALKAN
    Yayın Yeri ve Yayıncı:ÖTÜKEN Neşriyat beyoğlu\İstanbul
    Yayımlanma Tarihi:1.basım 1995
    Kacıncı Baskı Olduğu:7.basım 2004
    Sayfa Numarası:239
    Fiyatı:11TL
    ısbn:975-437-187-3
    Yazar bu kitabı içinde yaşadığı halk için yazmıştır.Kitap her kesime hitap ediyor.
    Kitap dört bölümden oluşmaktadır.Kitabı kendi ağzından(1.ağızdan)yazmıştır.Yazar bu kitabı gazete ve dergide yayımladığı makale ve denemeleri toplayarak okuyucuya sunmuştur.Bu adı alması da kitabın içindeki bir denemenin ismi olmasıdır.Dile getirdiği düşünçelere dayanak sunmuştur.Kitabın bölümleri;
    İnsanlığın kırık kadehi ya da kaybedilmiş dava
    Gönül ihtilafları
    Resim altı yazılar
    Hele o çikmaz sokaklar
    Kitap denemelerden oluştuğu için belli bir konu bütünlüğü yoktur.Çoğu bizleri ilgilendiren geçmişimizi ve geleceğimizi anlatıyor.
    Dili ağır ve genellikle eski Türkçe(osmanlıca) vardır.Okur kitabı anlamada biraz zorluk çekebilir.Kitab ilk okuyuşta anlaşilmayabilir.Burada da yazarın eskiye kelma isteği görülüyor.
    kitap okuyucuya içinde yaşadığı toplumu anlamayı sağlıyor.Çünkü yazar hayata Adem'den Havva'dan başladığını anlatıyor,Yazar kitabı halka faydalı bigiler vermek için yazmiştır.
    Kitapta eski Tüğrkçe'yedayalı özdeyişler bulunmaktadır.Bu da yazarın eskiye bağlı kalarak bir takım şeylerin düzeleceğini savcunmasından gelir.Yazar geçmişimizi tanımıyor ya da bilmiyorsak geleceğimizden fazla birşey beklememeliyiz ve bunu da okuyucuya yansıtmak istiyor.
    Kitabın ana fikri yazarın yaşadığı topluma neler olup bittiğini göstermek istemesidir.İçinde yaşadığımız devletin veya toplumun bu zamanda ki yaşadıklarını anlatır.
    Yazaar denemelerinde bu zamanakadar elde ettiği bilgi,birikimleri dile getirmiştir.BVunları dile getirirken kimi zamankendi milletine iğneyi batırmış kimi zaman kaderine bağlamiş.Yazar kendi milletini o kadar incelemişl tasvirlemiş ki kendi sanatcısıyla Avrupada çok farklı koşullarda yaşayan sanatçıyla karşılaştırma gereği duymuş VE İKİ SANATÇININ her yönü veiçinde bulundukları çevrenin onlara getirdiği artlar ve eksilerden bahsetmiş. Tarihi tarih yazarlarının ele alması gerektiğinden yakınmış.Herkes kendi istediği tarihiş yazmiş eserlerinde.
    Yazar şimdiki koşulla kendi kuşağını değerlendirmiş.Acaba şimdiki kuşak bizim yaşadıklarımızı yaşayabilir mi?bizim göğüs geldiğimiz sıkıntı ve zorluklara karşı dayanabilir mi?Kendi zamanının yanlışlarını da anlatıyor.AMA ŞİMDİ Kİ KUŞAĞA PEK GÜVENMİYOR.
    Reşit paşa ile sohbet etmiş gibisanki o geçmişte yaşamış olduğunu hissettiriyor bize.Hatta konuşurken reşit paşanın paylaştığı bir nükte çok hoşuma gitti.Edirne'de sayılı ailelerden birinin oğlu çingene dilberine vurulmuş,illa o kızı almak istiyormuş.aile dayanamayıp kızı adabına göre istemiş.fAKAT ÇİNGENE KIZINI VERMEMİŞ ÜSTÜNE ADAMI KOVMUŞ.Adam evine dönerken bir tulumbacı ile tanışmışve meseleyi ona anlatmış. Adam o işi siz bana bırakın demiş ve çingenenein evine gitmiş.çingeneYE ağzına geleni saymış.Çingene de usulu ile istememiş ki vereyim demiş.bu nükte çok hoşuma gitmişti.anlaşıldığı üzere bu kitap bizi düşündürerek öğretiyor.
    Yazar anlatmak istedklerini eskiye bağlı kalarak anlatmış.Bunu ANLIYORUM ESKİYE ,GÜZEL OLDUĞUNA İNANDIĞINA DÖNMEK İSTİYOR.Fakat günümüz gerçeklerini yabanaatmamak gerekir.Kitap okumanın az olduğu bir dönemde günümüz insanının bilmediği kelimelerde o eski kelimerin güzelliğini, lezzetini de okuyucuya aktarmak istiyor.Ama bazı yerlerde okuyucuya anlamadığı için akıcı gelmiyor.Ama düşünçelerinin arkasındayım.Üzerimize düşen çok şey olduğunu yazar önüğmüze seriyor.Herkesin okumasını tavsiye edebileceğim bir kitap.Ben güzel ve bilmemiz gereken çoğu şeyi bu kitapta buldum.
    AHMET TURAN ALKAN
    1954'de Sivas'ta doğan Alkan, ilk ve orta öğrenimini Sivas'ta tamamladıktan sonra 1978 yılında SBF'nin İdare ve Siyaset Bölümü'nden mezun oldu. Bu esnada Sivas'ta üç yıl süreyle mahalli gazetelerde çalıştı. Çeşitli dergilerin yayınlanmasına katkıda bulundu. 1980 yılında askerlik hizmetini Tatvan ilçesinde yedek subay olarak yerine getirdi. Üç yıl serbest çalıştıktan sonra 1985'de Cumhuriyet Üniversitesi'ne girdi.

    1987'de yüksek lisans eğitimini, 1991'de doktora çalışmasını tamamladı. 1993'de yardımcı doçentliğe atandı. 1994 yılında Cumhuriyet Üniversitesi bünyesinde kurulan İktisadî ve İdarî Bilimler Fakültesi'ne geçti. Evli ve iki çocuk babası Alkan'ın muhtelif dergilerde (Türkiye Günlüğü, Tarih ve Toplum, Dergâh, Türk Edebiyatı, Yeni Türkiye, vb.) yayınlanmış yazıları vardır. Kitap şeklinde yayınlanmış sekiz çalışması bulunmakta.

      Forum Saati Cuma Mayıs 17, 2024 8:27 am